Bağırsakların ötesinde: Beyni hedef alarak IBS tedavisinde yeni bir sınır
Özet: İrritabl bağırsak sendromu (IBS), küresel nüfusun yaklaşık %10'unu etkileyen, nedeni belli olmayan yaygın bir sindirim bozukluğudur. Araştırmacılar şimdi opioid delta-reseptör agonistlerinin doğrudan merkezi sinir sistemine etki ederek IBS semptomlarını hafifletebileceğini keşfettiler. Yeni bir stres kaynaklı fare modeli kullanarak, bu ilaçların karın ağrısını azalttığını ve bağırsak hareketlerini düzenlediğini buldular. Bu araştırma, stresi katkıda bulunan bir faktör olarak hedef alarak IBS tedavisinde umut verici bir yaklaşım önermektedir.
Araştırmacılar, opioid delta-reseptör agonistlerinin doğrulanmış bir fare modelinde stres kaynaklı irritabl bağırsak sendromu semptomlarını hafiflettiğini göstermiştir
Ayrıntılı Açıklama
İrritabl bağırsak sendromu (İBS), bağırsakları etkileyen, karın ağrısı, şişkinlik, gaz ve ishal, kabızlık veya her ikisi de dahil olmak üzere bağırsak alışkanlıklarında değişiklik gibi semptomlara neden olan yaygın bir sindirim bozukluğudur. Bu durum küresel nüfusun yaklaşık onda birini etkilemesine rağmen, IBS'nin altında yatan nedenler ve mekanizmalar belirsizliğini korumaktadır. Sonuç olarak, IBS tedavileri öncelikle bozukluğun temel nedenini ele almak yerine semptomları yönetmeye odaklanmaktadır.
Kaynak: Tokyo University of Science
Ayrıca Bakınız
- Alzheimer'ın şifresini kırmak: Beyin travması hastalığı nasıl tetikliyor?
- Çoklu ruh sağlığı bozuklukları için dinleme
- Yeni çip üzerinde laboratuvar platformu kanser teşhislerini hızlandırmayı vaat ediyor
- Yenilikçi çift hedefli ilaç, meme kanseri hastaları için yeni bir araştırma yaklaşımına yol açabilir
- DNA-nanopartikül motorları motor proteinlerle hızlanabilir mi?
- PairMap: Hassas enerji hesaplamalarıyla ilaç keşfinde devrim yaratıyor
- Kanserin dalgalanma etkisi akciğerlerde kan pıhtısı oluşumunu teşvik edebilir
- Tıbbi infüzyon torbaları mikroplastik salabilir
- 'Ultra hızlı' testler ameliyathanede kanser genetiğinin kilidini açıyor
- Gece kuşları neden daha fazla depresyon riski altındadır?